Sosyal ve Duygusal Öğrenme Becerileri Nedir?

Sosyal ve duygusal öğrenme eğitim ve psikoloji alanında önemli bir konudur. Sosyal duygusal öğrenme, diğer bir deyişle sosyal

Sosyal ve duygusal öğrenme eğitim ve psikoloji alanında önemli bir konudur. Sosyal duygusal öğrenme, diğer bir deyişle sosyal duygusal gelişim; duygularımızı tanıma, yönetme, diğer insanlar için ilgi ve alaka gösterme, olumlu ilişkiler kurma, sorumluluk alma ve kararlar verme gibi zorlayıcı durumlarla baş edebilmeyi sağlar. Bu kavramın hedef kitlesini çocuklar oluşturur. Sosyal ve duygusal öğrenme becerileri küçük yaştan itibaren kazanılmaya başlanır. Böylece çocukların sosyal ve duygusal anlamda problemler yaşaması engellenir. Yetişkinliğe kadar uzanan bu öğrenme, hayatımızın vazgeçilmez parçasıdır.

Sosyal ve Duygusal Öğrenme Neden Önemli?

 

Sosyal ve duygusal öğrenme akademik açıdan başarılı çocuklarda gerekli bir olgudur. Çünkü sosyal-duygusal beceriler akademik başarıları arttırır. Bu becerilerin gelişmiş olduğu çocuklarda sosyal ve duygusal öğrenme becerilerinin de gelişmiş olduğu söylenebilir. Buna örnek olarak farkındalığı yüksek ve öz güvenli olan çocukları gösterebiliriz. Kendilerini motive eden, amaçları doğrultusunda hareket eden ve stresle başa çıkan çocukların performansları oldukça yüksektir.

Sosyal ve duygusal öğrenme becerileri sayesinde öğrenciler, öğrendiklerini daha uzun süre hatırlayabilir ve bu bilgileri pratiğe daha iyi geçirebilirler. Dünyanın her yerinde akademik başarı, bu sebeple sosyal ve duygusal öğrenmeyle ilişkili olarak görülür. Bu beceriler sayesinde öğrencilerin akademik başarıları artar, problemli davranışlarının oranları azalır ve çevreleriyle kurduğu ilişkiler gelişir.

Sosyal duygusal becerileri gelişmiş olan kişiler daha iyi empati kurar ve problemlerini daha barışçıl yollarla çözebilirler. Bu becerilere sahip olanlar karşılarındaki kişileri daha iyi anlar ve ilişkileri daha sağlamdır. İç huzuru sağlaması da bu şekilde mümkündür.

Sosyal Duygusal Öğrenmenin Bileşenleri

 

Sosyal ve duygusal öğrenme duyguları anlayarak yönetmek, olumlu hedefler belirlemek ve bu hedeflere ulaşmak, empati kurmak, pozitif ilişkiler kurarak bu ilişkileri sürdürebilmek ve doğru kararlar almak gibi becerilerden oluşur.

Sosyal duygusal öğrenme modeli 5 temel yeterlilik alanı içerir. Bunlar;

  • Öz farkındalık (Self awareness)
  • Öz yönetim (Self regulation)
  • Sosyal farkındalık (Social awareness)
  • İlişki becerileri (Relationship skills)
  • Sorumlu karar alma (Responsible decision making).

Bu yeterlilik alanları, okul ve aileyle iç içe geçer ve sosyal duygusal öğrenmenin bütüncül şekilde desteklenmesini sağlar. Çocukların öğrenme süreçlerine, iş hayatlarına ve ruh sağlıklarına olumlu etkide bulunur. Bu olumlu etkileri nörobilim, eğitim bilimleri, psikoloji gibi alanlarda yapılan çalışmalar ile kanıtlandı.

Sosyal ve Duygusal Öğrenmenin Desteklenmesi

 

Sosyal ve duygusal öğrenme becerilerinin kazanılmasında öğretim programı ve öğrenmenler önemli rol oynar. Uzmanlara göre sosyal duygusal eğitim, ders saatleri dışında verilmemeli. Tüm ders programları içerisine bu kazanımlar entegre edilerek gösterilmelidir. Aynı zamanda öğretmenlerin de sosyal duygusal becerileri geliştirilmelidir. Destekleyici programların etkili olması için öğrencilerin ölçe değerlendirilmesinde doğru, yanlış, sıralama ve rekabet gibi kavramların olmaması gerektiği de savunuluyor.

Sosyal ve duygusal öğrenme becerilerinin bir eğitim modülü olarak değil, yeni bir yaklaşım ve algı değişikliğiyle beceri seti olarak düşünülmesi gerektiği uzmanlar tarafından hatırlatılıyor. Aynı zamanda öğretmenlere, bu becerilerin öğretilmesi için farklı araçlar sunulması gerekiyor. Örneğin matematik dersinde kullanılan grafik, sosyal farkındalık yeterliliklerini destekleyen bir araca dönüştürülebilir.

Aynı meslekten bir kadınla bir erkeğin maaş farkını gösteren grafik sayesinde, grafik okuma becerisi geliştirilirken empati yapma ve sorgulamaya da olanak tanıyor. Öğrenciler grafik sayesinde kişinin nasıl karar verdiği, kararın sonuçlarının neler olduğu gibi konularda düşünme fırsatını yakalıyor. Sosyal ve duygusal öğrenme tekniğinin hem eğitim hem de yaşam alanında önemli olduğu görülüyor. EduBook platformu olarak her kişinin kendi öğrenme seviyesi ve yeterlilikleri doğrultusunda eğitim alması gerektiğine inanıyoruz. İnteraktif olarak hazırlayacağınız eğitim materyalleri ile öğrenmeyi daha ve çekici kalıcı hale getirmeniz mümkün. Ücretsiz üyelik oluşturarak hemen eğitim içeriklerinizi hazırlayın.

Benzer Yazılar

Öğrenme Stilleri Nelerdir? Öğrenme Sürecine Katkıları

Zihin Haritaları Tekniği ile Öğrenme

Dijital kütüphane, kaynakların tamamının internet ortamında sunulduğu ve bilgisayar ya da cep telefonuyla rahatlıkla tüm kaynaklara ulaşılabilen bir ağ ortamıdır. Büyük kütüphanelerin bazıları çok daha geniş kitlelere fayda sağlayabilmek adına kütüphanede yer alan kaynakları dijital ortama da açmıştır.

Dijital kütüphane, kaynakların tamamının internet ortamında sunulduğu ve bilgisayar ya da cep telefonuyla rahatlıkla tüm kaynaklara ulaşılabilen bir ağ ortamıdır.

Büyük kütüphanelerin bazıları çok daha geniş kitlelere fayda sağlayabilmek adına kütüphanede yer alan kaynakları dijital ortama da açmıştır. Bu durum tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de yaygındır. Dijital kütüphanelerin çoğalmasıyla birlikte sosyal medyada dijital kütüphane nedir sorusu epey yaygın bir şekilde sorulmaya başlandı. Dijital kütüphaneler, fiziksel kütüphanelerin dijital ortama taşınmış halidir. Bu durumun pek çok avantajı vardır ve artık tüm dünyada kütüphaneler yavaş yavaş dijital ortama aktarılmaya başlanmaktadır. Bu sayede herkes her türlü kaynağa bulunduğu yerden erişebilmektedir.

Dijital kütüphanelerin insanlara sunduğu oldukça büyük faydalar da vardır. Bu faydalardan ilki zaman ve yer kavramının ortadan kaldırılmasıdır. İnsanlar nerede olurlarsa olsunlar ve saat kaç olursa olsun tüm kaynaklara dijital ortamdan erişebilmektedir. Bu durum da dijital kütüphanelerin bu kadar sevilmesinde ve kullanılmasındaki en büyük faktörlerden biridir. Dijital kütüphanelerin öğrenciler ve pek çok kişi tarafından kullanılmasının en büyük sebeplerinden bir diğeri de tüm kaynakların rahatlıkla bulunabilmesidir. Bazı durumlarda pek çok kişi kütüphanede saatlerce kaynak aramıştır, bu durum dijital kütüphanelerin gelişiyle birlikte rafa kaldırılıyor. Aranılan kaynaklar dijital kütüphanelerin arama bölümü sayesinde saniyeler içerisinde okuyucuyla buluşabiliyor.

Dijital Kütüphane Ne İşe Yarar?

Dijital kütüphaneyle birlikte fiziksel sınırların kalktığını söylemek mümkündür. Hiçbir sınır olmaksızın, açılış-kapanış saati olmaksızın istenilen kaynaklara 7/24 erişebilmek artık dijital kütüphaneler sayesinde mümkündür. Okuyucular kütüphaneye gitmek zorunda kalmadan istediği kaynağa rahatça ulaşabilir ve okuyabilir. Dijital kütüphaneler yalnızca bulunulan ülkedeki kişiler tarafından değil tüm dünya tarafından kullanılabilir. Dijital kütüphanelerin yaygınlaşmasıyla birlikte çok fazla dijital kütüphane ne işe yarar sorusu sorulmaya başlandı. Bunun en büyük cevabı ise fiziksel sınırların kalkmasıdır. Bugün Finlandiya’daki bir kişi Amerika’daki bir dijital kütüphaneye erişebildiği gibi Türkiye’deki bir kişi de tüm dünya ülkelerinde yayınlanan dijital kütüphanelere rahatlıkla erişebilir ve kaynakların tamamını istediği zaman okuyabilir. Bu sebeple dijital kütüphaneler oldukça yaygındır.

Dijital kütüphanelerin çoklu erişim sunması da oldukça mühimdir. Kütüphanelerde bir kitap doğal olarak yalnızca bir kişi tarafından okunabilirken çoklu erişim sayesinde dijital kütüphanelerde durum tam tersidir. Kitaplar aynı anda pek çok kişi tarafından okunabilmektedir. Bu sayede aynı kaynaktan aynı anda birden fazla okuyucunun yararlanması mümkün hale gelmiştir. Dijital kütüphanelerin bu denli yaygınlaşmasındaki en büyük avantajlardan biri de düşük masraflı olmasıdır. Konvansiyonel kütüphaneler kira, giderler ve bilimum masraflar sebebiyle oldukça büyük bir yük altındayken dijital kütüphanelerin yıllık giderleri son derece azdır. Bu sebeple pek çok kütüphane dijital kütüphane olarak hizmet vermeye başlamıştır. İlerleyen yıllarda bu kütüphanelerdeki sayının artması bekleniyor.

Neden Dijital Kütüphane Kullanılmalı?

Dijital kütüphane kullanmak için pek çok sebep vardır ancak bu sebepler arasından bazıları insanlar için oldukça önemlidir. Dijital kütüphane kullanma sebepleri, pek çok kişi için farklılık gösterse de insanların bazı sebeplerde ortak kümede buluştuğunu görebilmek mümkündür. Bunlardan ilki dijital kütüphanelerde hiçbir şekilde kaynak sıkıntısı yaşanmamasıdır. Klasik kütüphanelerde pek çok kişinin başına geldiği gibi okunmak istenen bazı kitaplar ve kaynaklar o an başkası tarafından ödünç alınmış olabilir. Bu tip durumlar dijital kütüphanelerde karşılaşılmayacak durumlardır. Aynı kaynağı birden fazla kişi aynı anda okuyabilir ve bu dijital kütüphanelerin tercih edilmesindeki en büyük sebepler arasında yer almaktadır.

Dijital kütüphane kullanımının bu denli yaygınlaşmasındaki bir diğer sebep de mesafelerin ortadan kalkmasıdır. Yalnızca herkesin elinde bulunan bir akıllı telefon ya da dizüstü bilgisayar sayesinde kütüphanelerin tüm kaynaklarına erişebilmek ve bu kaynakları sınırsız bir şekilde kullanabilmek okuyucular arasında büyük bir heyecana da vesile olmuştur. Bu sebeple pek çok okuyucu dijital kütüphaneleri deneyimlemeye başladı. Dijital kütüphanelerin kullanımının yaygın olmasındaki bir diğer etken de elbette ki kaynaklara istenilen zamanda ulaşılabilmesidir. Kaynaklar 7 gün 24 saat okuyucuların kullanabilmesi için açık durumdadır. Bu, konvansiyonel kütüphanelerde okuyucuların en sık dert yandığı durumlardan biridir. Bazı kütüphaneler gece de açıktır fakat bu kütüphaneler arasında çok yaygın olmadığı için kaynak bulma sıkıntısı yaşanabilmektedir.